Lokma ve niyaz.

Her can bir şey getirsin, bir şey paylaşsın, niyaz etsin.

Her şeyden önce ailenizle, eş dostla komşu akraba yakın çevrenizle bir gün ve saat kararlaştırın. Kimin evinde toplanacağınızı da karar verin.

Normal büyüklükte bir salona 10-12 can ancak sığar. Havalar güzelse bahçede oturulabilir. Hatta piknik de olabilir, bir parkta veya mesire yerinde de toplanılabilir.

Her can bir şey getirsin: kömbe, elma armut, bisküvi… İsterse bir et yemeği, bir sebze yemeği, pişmiş pilav veya makarna… İsterse çerez, kuruyemiş… Hiç önemli değil. Maksat lokma paylaşmaktır. Eşitlik, kardeşlik, paylaşım önemli.

Salonda oturun. Çay kahve çerez ikram edilebilir. Hal hatır sorun. Büyük küçük her can bir şey paylaşsın. O can paylaşırken diğerler sükunet içinde sessiz sedasız onu can kulağıyla dinlesin.Kimse o canın sözünü kesmesin. Her can eşittir, önemlidir, candır. Önce her can sevindirici, şükredecek bir şey paylaşsın. Sonra her can bir derdi sıkıntısını paylaşsın. Sonra birbiriniz için niyaz edin.

Bundan sonra lokma dağıtılır:lokmalar aşlar yemekler eşit bir şekilde tabaklara kotarılır dizilir ve her cana verilir. Tüm lokmalar dağıtıldıktan sonra dağıtan da, “Elimde yoktur tartı ile terazi, her can oldu mı hakkına razı?” diye sorar. Herkesten “Razıyız” cevabını alarak rızalık alındıktan sonra lokmalar bir can tarafından dualanır. Sonra hep birlikte yenilir. Yiyorlarken de tatlı bir sohbet muhabbet devam etsin.